Ruhsar Gültekin'i sizden dinleyebilir miyiz?

Spora düşkün, yüksek tempolu, haksızlığa deliren, Atatürk sevdalısı, eğlenmeyi-dans etmeyi seven, hayvan delisi, ailesine çok bağlı bir insanım. Harika bir eş ve evlada sahibim çok şükür. Resim yapmak, ayakkabı, çizme tasarlamak, evimle ilgili mobilyalar çizip yaptırmak beni ben yapan keyifler.

Oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz?

Annem öğretmen olduğu için talebeleriyle tiyatro çalışmalarına beni de birkaç kere götürdüğünden bende de merak oluşmuş olacak ki tiplemeler yapmaya başlamışım. Annem de yeteneğimi keşfettiğinden beni Lale Oraloğlu Çocuk Tiyatrosu’na başlattı. Beş yaşındaydım hem bale hem tiyatro eğitimi alıyordum. Daha sonra liseyi bitirince İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’ne girdim. İkinci sınıfta ‘Kuruntu Ailesi’ dizisinde Adile Naşit’in kızını Gazanfer Özcan’ın gelinini uzun yıllar oynadım. Üçüncü sınıfta TRT’de dublaja başladım.

Sesinizi, Hollywood'dan Meg Ryan ve Goldie Hawn’ın sesi olarak tanıdık. Seslendirme sanatçısı ve oyuncu olarak sesinizin başka yüzlerle özdeşleşmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Ustalarla yerli yabancı işlerde mikrofunu paylaşmak müthiş bir gururdu benim için. Başarımın en büyük nedeni. Bu arada da çok keyifli başarılı sit-comlarda oynuyordum. Diziler, dublaj, film ve tiyatro iç içe devam etti. Dublajı bırakıncaya kadar bu iki harika oyuncunun Meg Ryan-Goldie Hawn’ın sesi olmak büyük bir mutluluk oldu benim için. Adeta onlarla özdeşleşmiştim. Ben tüm filmlerini seslendirdiğim için bu iki oyuncunun nerede ne yapacaklarını tahmin ettiğimden çok rahat ve zevk alarak seslendirirdim. Şirinler’de Şirine‘yi ve Teletabi’de Lala‘yı seslendirmek de oğlum Aras için çok keyifliydi… Elbette Mag ve Goldie dışında birçok önemli oyuncuları da seslendirdim. 2001 yılında dublajı bıraktım. Arada dostlar çağırınca gidiyorum ama esas olarak reklam ve tanıtım ağırlıklı seslendirme yapıyorum. Başarılı oyunculara, önemli karakterlere sesini vermek harika bir duygu. Oyuncu nasıl oynadıysa seslendiren kişinin o karaktere bürünerek seslendirmesi gerekir ve bu durumun seslendiren sanatçının oyunculuğunu geliştirmesine de ciddi bir etkisi olmaktadır. Ben bu sayede cebimde bir sürü karakter biriktirdim. Önemli olan o karaktere bürünmek, güzel ses başka bir oyun değil… Restoranda ya da mağazada vb. yerlerde yüzünüzün tanınmasının  ötesinde “size bayılıyorum önce sesinizden tanıdım yüzünüzü görünce  işte o.. (o sıralarda ne oynuyorsam) Sesim o dönemlerde çok ünlüydü. Sesimle ben de o rolü sanatçıyla birlikte oynuyorduk. Harika bir duygu tabii. Bu sayede bir sürü karakteri oynamış oldum.

Karakterinizi okuyucuya anlatır mısınız?

Ben filmde aynı zamanda kendi burcum da olan Terazi’yi oynadım. Burcunun özelliklerini taşıyan biri olarak tüm özelliklerini; titiz, düzenli, dışa dönük, sevgi dolu ve sanatçı ruhlu diye sıralayabilirim. Filmde tüm burçların yaptığı gibi ben de burcumun özellikleri çerçevesinde başrol kızımızın karakterini değiştirmeye, ilişkisini bozmaya ve onu sinir etmeye çalışıyorum.

Burçlar, romantik komedi bir film olarak izleyiciyle buluşuyor. Burçların karakterler üzerindeki etkisini ve bir ilişkiye nasıl yansıdığını izleyeceğiz. Film hakkında sizin yorumunuz nedir?

Çok keyifli bir setti... 12 burç ve 12 kadın.!! En büyük şansımız 12 deli ve birbirini çok seven başarılı kadınlar. Ego yok, sevgi paylaşım var. Çok ama çok eğlenerek çalıştık. Yapımcımız Ebru Erten, yönetmenimiz, kameramanlarımız, set çalışanlarımız ve diğer oyuncu arkadaşlarımızla başarılı keyifli bir film ortaya çıkardığımıza eminim. Seyirciyi içine alacak kaliteli keyifli bir film oldu. Şunu da söylemeliyim biz sanatçılara muazzam bir konfor sunuldu... Bu da seyirciye geçecektir. Buradan hepsine tekrar teşekkür ederim.

Sette yaşadığınız bir anıyı paylaşır mısınız?

Çok çok anılarımız oldu. Üçer burç yakın planlar çekimi başladığında ben ve Asuman Dabak şımarıp Ayten Uncuoğlu’nu öne sürerek (yaşça bizden büyük ama bizden genç) görüntü yönetmenimize yalvarıp ilk bizi çek diyorduk o da canım benim kırmayıp bizden başlıyordu. Ben ve Asuman hemen bornozları spor ayakkabılarımızı giyip (çünkü kostümlerimiz tuvaletti, beyaz ve ağırdı topuklu ayakkabılar) kızları deli ediyorduk. Karşılarına geçip oh çok rahatız deyip bir de oyunlarını bozmaya çalışıyorduk.

Astroloji hakkında siz ne düşünüyorsunuz?

Astrolojiyle hiç ilgilenmedim burçları da çok bilmem. Terazi burcuyum. Özelliklerinin tümünü taşıyorum ama kafam karışıyor, tüm teraziler ben mi??!!

Burçlar masası gerçek hayatta olsaydı neler mümkün olurdu?

Ben burçlarla ilgili olmadığım için bu çalışma bana burçların karakterler üzerindeki etkilerinin olabileceğini gösterdi. Bu filmde seyirci, burçların karakterler üzerindeki etkisinin komedisini keyifli bir şekilde izlemiş olacak. -Burçların Gücü-  Burçlar masası gerçek hayatta olsaydı; sevgi -saygı - adalet - paylaşım - eşitlik olurdu herhalde.

Röportaj: Dilara İlayda Özsoy | Ege Life Mart-Nisan 2022

Fotoğraf: Ece OĞULTÜRK